Mustafa ÇAKIR / Köşe Yazarı

Şaştım kaldım. 40 yıldır süregelen bir savaş, o bitirmez ben bitiririm, yok onlar nereden bitirecek ancak ben bitiririm. En büyük tesellimizde ŞEHİT ’ler ölmez vatan bölünmez. Allah aşkına savaşla barışın aynı anda yapıldığı bir başka ülke gördünüz mü siz hiç. Neler oluyor Allah aşkına bir bilen varsa bize de çıksın söylesin biz de ne yapacağımızı bilelim.

Bize kim nereden idare ediyor. Savaş baş kumandanına ada tahsis etmişiz, besliyoruz. Yurt içinde insanlar gündüz külahlı gece silahlı bunu bilmeyen var mı? Bilmem ne ilinde elektrikteki kayıp kaçak %73 oradaki kayıp kaçak bedelini kim ödüyor? Batılı elektrik tüketicileri. Doğuda vergi veren var mı? Yok. Elektrik parası veren var mı yok. Adam batıya gelmiş aramızda yaşıyor. Kabına sığmıyor. Canının istemediği veya sıkıya geldiği bir olay oldumu, ben kürdüm veya şuralıyım buralıyım diye kafa tutmaya kalkıyor. Yani anayasamıza ayrıcalık konulmamış ama bunlar ayrıcalıkları kanunlarda yazmasa bile resmen yaşamaya çalışıyorlar. Öncelikle bu zihniyet bertaraf edilmelidir. Bu zihniyet devam ettiği sürece terör bitmez, eğer biterse bu zihniyet kendisini başka destek kaynakları yaratacaktır.

Bizim de meşhur toplantılarımız devam edip gidiyor, bir karar çıkmıyor. Bülbül gibi televizyonlara çıkıp fetva vermekten başka yaptığımız bir iş yok. Yıllardan beri hep işitiriz yaptıkları yanlarına kar kalmayacak. Akıttıkları kanda boğulacaklar. Tamam da ne zaman ? 40 yıldır gelip geçmiş bütün siyasetçilerin dillerinden düşürmedikleri bir söylemdir bu.  Bir de çok meşhur bir sözümüz ve tesellimiz daha var. Aman ha, provokasyona gelmeyelim. Yani siz yerinizde oturun, birileri yapacağını yapsın, öylemi ? Ne zamana kadar oturalım, bir köşede duran lüzumsuz ev eşyası gibi.

Adamlar benim ülkemin içinde nümayiş yapıyor, Polis şefime tokatlıyor. Şehirler, evler, arabalar kundaklanıyor. Her gün onlarca vatan evladı ölüyor, aman ha provokasyona gelmeyelim. 

Tamam anladım da provokasyona gelmeyelim. O zaman  bir de televizyonlara çıkıp da çok bilen edasında aman ha provokasyonlara gelmeyelim adasıyla halkımıza tahrik etmeyin bari. İnsan televizyonda bunları duydukça yerinden kalkıp televizyona kırası geliyor, sokağa fırlayası geliyor.

Ben buradan herkesin yaptığı gibi, tüm milletimize baş sağlığı diliyorum. Ölenlerimize Allahtan rahmet, geride kalanlarına metanet diliyorum. Evet, ciğerimiz yanıyor, ama hala da ortada anlaşılmayan bir şeyler var.

Sanki üzerimize ölü toprağı serilmiş ! Hani filmlerde vardır ya birisinin sevgilisine kaçırırlar ormana, orada adama da ağaca bağlayıp, onun gözü önünde sevgilisine tecavüz ederler ya, adamcağız o bağlandığı yerde kahrolur gider, galiba biz aynen böyleyiz. Birileri bizim devlet olarak neremizden bağlamışsa, gözümüzün önünde, bizleri ağlata ağlata şevkimizi tüm değerlerimizi alıp götürüyor.

O damarlarımızdaki asil kanın kudretinin ne zaman şahlanacağına merakla beklemedeyim. Kalın Sağlıcakla, ölümsüz savaşsız, kazasız mutlu yarınlarda buluşmak üzere! Milletimin başı sağ olsun.

www.aydinozel.com Mustafa ÇAKIR Köşe Yazarı