• Aydın14 °C

Figen Yıldırım CİVAN / Köşe Yazarı

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Figen Yıldırım CİVAN / Köşe Yazarı

KiRAZ Ağacındaki Namus

22 Aralık 2009 Salı 23:40

KiRAZ Ağacındaki Namus

Ahşap kapısının önündeki 
Sığındığı, 
Dert ortağı olduğu, 
Sırtını dayadığı, 
Tek ağaçtı o… 

Narin, pembe avuçlarının içinden 
Bir uğur böceği gibi kanatlanan, 
Kocasından sonraki tek canlıydı 
Konuşamasa da… 

Bir sabah vaktinde 
Kurumuştu… 
Susuzluktan mı? 
Sevgisizlikten mi? 
Kendisi de neden kuruduğunu 
Bilemiyordu… 
Kurumuştu işte… 
Her ne kadar gözyaşlarıyla sulasa da… 

Namuslarını astılar ya kiraz ağacına 
Yeşillensin diye kuru dalları… 

Sürükleyerek dışarı çıkarırken 
Kimisi saçından asıldı, 
Kimisi ayağını çekiştirdi, 
Kimileri de etini sıktı… 
Tekmeler atarak 
Sıcak yatağın koynundan 
Alıp götürüverdiler 
Sonbaharın bir şafak vaktinde… 

Namuslarını astılar ya kiraz ağacına 
Baharda çiçek açsın diye kuru dalları… 

Dışarıda; 
Yuhalayan kadınlar 
Taş atan erkekler 
Ellerindeki asayı havaya kaldıran yaşlılar… 
Nedensiz ve cahilce çığlık çığlığa 
Tıpkı ana babaları gibi sevinçten 
Kirli sarı dişleri görünerek 
Bağrışan çocukları mı dersiniz… 

Namuslarını astılar ya kiraz ağacına 
Kırmızı meyvelerini versin diye kuru dalları… 

Yalnız yaşayan kadınların kaderi mi? 
Yoksa onların gece kapısına dayananlar mı? 
Ya da er’lerini tertemiz, apak gören hemcinsleri mi? 
Veya kadını şeytan görenler mi? 
Hangisi derseniz deyin işte… 

Nihayetinde, 
Namuslarını astılar ya kiraz ağacına 
Günahlarını affetsin diye kuru dalları… 

Dedikodu dersen kendilerindeydi 
Salyası akan koca ise altlarında 
Sünepe adamları koyunlarındaydı 
Namus mu? ... 
Oooo! ... Mangalda kül bırakmayanların 
Bacaklarının arasındaydı, her ne kadar 
Yüreklerinde namus kavramını bilmeseler de… 

Namuslarını astılar ya kiraz ağacına 
Serçeler konsun diye yeşil-kuru dallarına… 

Birlikte geldiler, bir şafak vaktinde 
Birlikte bitirdiler başladıkları işi… 
Tek harekette ilmeği geçirmek kalmıştı 
Kanatlı kapıda biriken azgın insanlara 
Onu da bir çırpıda yapıvermişlerdi… 

Namuslarını astılar ya kiraz ağacına 
Kuşlar şakırdasın diye yeşil-kuru dallarında… 

Kendi kendisini mi kirletmişti 
Yoksa onlar elbirliğiyle mi becermişti 
Nihayetinde amaçlarına ulaştılar ya 
Namuslu görünen namussuzlar… 

Namuslarını astılar ya kiraz ağacına 
Yeşillendikçe yeşillensin diye kuru dalları… 

Sahi kurtarmışlar mıydı dersiniz? 
Olmayan namuslarını? 

Kim bilir, başka bir kurban bulana kadar 
Belki de kurtarmışlardır 
Kiraz ağacına astıkları namuslarını… 

Ta ki başka bir namussuz bulana kadar! … 

NE DERSİNİZ? 
KURTARMIŞLAR MIDIR?
 

ibrahim Mutlu

Bu yazı toplam 749 defa okunmuştur.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Aydın Özel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0544 8148480 | Haber Yazılımı: CM Bilişim