• Aydın9 °C
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Ferah Ev Aletleri ve Bakım Servisi Sahibi Naim ZİNGAL Röportajı
26 Kasım 2016 Cumartesi 22:14

Ferah Ev Aletleri ve Bakım Servisi Sahibi Naim ZİNGAL Röportajı

AydınÖzel Gazetesi Muhabiri Osman ÇELİKKOL, Ferah Ev Aletleri ve Bakım Servisi Sahibi Naim ZİNGAL ile Çok Özel Röportaj Gerçekleştirdi.

AydınÖzel Gazetesi Muhabiri Osman ÇELİKKOL, Ferah Ev Aletleri ve Bakım Servisi Sahibi Naim ZİNGAL ile Çok Özel Röportaj Gerçekleştirdi.

Osman ÇELİKKOL : Biraz kendinizden bahseder misiniz ?

Naim Zingal : Orta Bir Terk'im

1969 Aydın doğumluyum. İlkokulu Gazi Mustafa Kemal İlköğretim okulunda okudum. Orta birden sonra okula devam etmedim. Ustamın yanında işe başladım.

Osman ÇELİKKOL : Neden terk ettiniz okulu ? Maddi Sıkıntılarınız mı vardı ?

Naim Zingal : 80-81 Yıllarında İş Hayatına başladım

Maddi durumla bir alakası yok. O zaman ki durumlar onu gösteriyordu. O dönemde okumak çok öncelikli değildi. İlk başta iş geliyordu. Bir an önce meslek sahibi olalım hayata atılalım mantığı vardı. 80-81 yıllarında çalışmaya başladık.

Osman ÇELİKKOL : İlk işinize nerede başladınız ?

Naim Zingal : 24 Senedir Bu İşi Yapıyorum

İlk olarak Allah rahmet eylesin vefat etti. Aydın’ın eski buzdolabı tamircilerinden Turgut Kayıcı vardı. Onun yanında başladım. Bazı pürüzler çıktı anlaşamadık ve işi bıraktım. Ondan sonra eski Ziraat Bankasının arkasında Emin Usta vardı. 88 yılına kadar Emin Usta’nın yanında çalıştım.89 da Asker’e gittim. Geri döndüğümde yine Emin Ustanın yanında çalıştım. 92 yılının Şubat ayı gibi kendi işyerimi açtım ve halen daha bu işyerinde faaliyetlerimiz devam etmektedir. 24 senedir bu işi yapmaktayım.

Osman ÇELİKKOL : Çıraklık eğitimine giderek mi mesleğinizi elde ettiniz ?

Naim Zingal :  Ustalık Belgesi ve Usta Öğreticilik Belgesini Kazandım

Askere gitmeden önce çıraklık eğitimden kalfalık belgemi aldım. O zamanlarda çıraklık eğitimde ısıtma üzerine de bir eğitim yoktu. Askere gidip geldikten sonra bize bir hak tanıdılar. Akşamüzeri saat 5’ten akşam 8-9’a kadar çıraklık eğitimde kursa gittik. 3 aylık bir dönemdi bu. Eğitim dönemi bittikten sonra sınava girdik. Kazandık ve ustalık belgemizi, usta öğreticilik belgesini  aldık.

Osman ÇELİKKOL : Öğretmenlik de yapabiliyorsunuz şuan değil mi ?

Naim Zingal :  Çocuklar Bildiği Halde Hata Yapabiliyorlar

Çıraklık eğitimi kursunda komisyondayım. Her branşın  usta öğreticilik belgesi olan kişiler eğitimlere giriyor. Şöyle açıklamak gerekirse onların sorduğu sorular ile bizim çocuklara öğrettiğimiz bilgiler biraz farklı olabiliyor. Temelde aynı, fakat dili farklı. Onlar program şalteri derken biz beyin diyoruz. Bunu biz sınavlara girdiğimizde belirtiyoruz. Çünkü çocuklar soruyu ve cevabı bildiği halde yapamıyor ve böyle bir soru karşısına çıktığında hata yapabiliyorlar. Örneğin çocuklar sınava giriyor ve öğretmen soruyor. Makinanın parçalarını yazınız. Çocukta beyin yazıyor. Oradaki öğretmende diyor ki beyin nedir. Ama biz ne yapıyoruz. Diyoruz ki çocuklara beyin eşittir program şalteri. Çünkü onlar beyin kabul etmiyorlar. Bu şekilde çocukların hata yapmamalarını sağlıyoruz.

Naim Zingal :  Bütün Sorumluluk Bende

Ustalık belgesi işyeri açmak için, Usta öğreticilik belgesi yanında eleman çalıştırıp, eğitebilmek için gereklidir. Tabi şuan ustalık belgesi gerekmiyor bir işyeri açmak için. Bizim zamanımızda farklıydı. Bir de bugün usta öğreticilik belgesi olmadan okula gidip çırak kaydettiremezsin. Bunun çok sıkıntılarını da yaşadım. Mesela usta öğretici belgesi olmayan arkadaşlar geldiler bizden rica ettiler. Tabi yardım ettim ama daha sonradan yanlış bir şey olduğunu öğrendim, vazgeçtim. Çünkü çocuk benim yanımda gözüküyor ama senin yanında çalışıyor. Allah korusun o çocuğa bir şey olsa bütün sorumluluk bende. Çalıştıranın hiçbir sorumluluğu yok.

Osman ÇELİKKOL : Aydın da bu işi kaç kişi yapıyor?

Naim Zingal :  Arkalarını Temizliyoruz

Ben, kalfam, bir de emin usta vardı. Aydın da 3 tane ocakçı vardı, doğalgaz gelince herkes ocakçı oldu. Şimdi 2 dakika da enjektör değiştirince 40-50 TL para alacağız diyorlar. Ama işin inceliğini görmeden yapmaya çalışıyorlar. Çok fazla sorun çıkıyor bu yüzden. Ondan sonra bizi çağırmak zorunda kalıyorlar. Sonra biz gidip onların arkalarını temizliyoruz.

Naim Zingal :  Kendi Kendimize Öğrendik

81-82 yılında bu işe başladığımda şanzımanlı merdaneler vardı. Santrifüj yandan kurutmalı vardı. Daha sonra bu otomatik makinalar geldi. Tabi biz bu işi kendi kendimize öğrendik. Yetkili servislerde çalışanların avantajları ise bu firmaların üretim yerlerine gidip kısa bir süre kurs görmeleri. Örneğin araba çalışmıyorsa neden çalışmaz. Ya benzini yoktur ya da akü elektrik vermiyordur. Çamaşır makinesini de aynı şekilde, baktığımız da hemen anlıyoruz.

Osman ÇELİKKOL : Daha önce ocak işi yaparken, şuan elektronik aletlerin tamirini yapıyorsunuz değil mi?

Naim Zingal :  Gece 1’e 2’ye Kadar Çalışırdık

Benim çıraklığım zamanımda gazlı sobalar vardı. Şimdi klima var. O zamanlar Aydın’ın bütün resmi dairelerinde o gazlı sobalardan vardı. Hatta hiç unutmam gece 1’lere 2’lere kadar gider bunları tamir ederdik. İşler de çok iyiydi. Sobalar kamyonlarla gelirdi. Şuanda işler farklı. Şofben, su ısıtıcı vb. elektronik aletler üretiliyor. Bizde ayak uydurduk.

Osman ÇELİKKOL : Burada uzun zamandır ikamet ediyorsunuz ve bu yüzden sizi herkes tanıyor değil mi ?

Naim Zingal :  Aydın’da Tanınmış Bir İsmimiz Var

23-24 senedir faal bir şekilde çalışıyorum. Yerimi hiç değiştirmedim. Örneğin biraz önce Kahve Bahane’deydim. Sonra Kahve Durağına geçtim. Bugün sadece buralarda değil Aydın’ın birçok yerine gittim. Yani Aydın da tanınmış bir ismimiz var. İnsanlar bizi biliyor ve tanıyorlar.

Osman ÇELİKKOL : Bu işyerini açarken hiç sıkıntı çektiniz mi ?

Naim Zingal :  Her İşe Yayan Gidiyordum

Babam burayı açacağım zaman emekli olmuştu. O da emeklilik ikramiyesi ile benim buradaki malzemeleri aldı. Pek maddi sorun çekmedim. Ama ilk aylarda pek iş olmuyordu. O zamanlar tabi araba yok motor yok. Her yere yayan gidiyorum. Mesela oğlum o konuda hiç sıkıntı çekmedi. Çünkü herkes beni tanıyor ve bu yüzden oğluma da güvenip işlerini yaptırabiliyorlardı.

Osman ÇELİKKOL : Bu işin zorlukları nelerdir?

Naim Zingal :  Herkes Farklı İş Yapmaya Başladı

İşi bilmedikten sonra her şey zordur. Ama işi bildikten sonra zor diye bir şey de yoktur. Mesela ben anlamadığım bir işi hayatta ellemem. Fakat şimdi herkes anlamadığı işe balıklama dalıyor. Bugün tüpçüler ocak tamircisi oldu. Su tesisatçıları şofben tamir etmeye başladı. Eline yüzüne bulaştırıp sonra bizi arıyorlar. Tabi müşteride burada mağdur oluyor. Diğer yönden zorluklarına biraz daha değinirsek trafikte araba kullanmak artık çok zor. Çoğu zaman motorla gidiyorum ama kışın ne yapacaksın yağmurda, soğukta.

Osman ÇELİKKOL : Sadece Aydın içi mi çalışıyorsunuz? Dükkanı oğlunuza devrettiniz ama yine de destek çıkıyorsunuz değil mi ?

Naim Zingal :  Köylere Dahi Gidiyoruz

Dağ köylerine de gidiyorum. Gözpınarı’na kadar gidiyoruz. Alatepe, Balıkköy, Dağemiri gibi köylere de gidiyoruz. Kalfaköy, Konuklu gibi köylerde de müşterilerimiz var. İşi tamamen bırakmadım. Aslına bakarsak resmi olarak görevimden ayrıldım. Ama çalışmazsak geçimimizi sağlayamayız. Sonuçta bir yan gelirimiz yok.

Osman ÇELİKKOL : Daha önce komisyonda görev aldım demiştiniz. Başka yerlerde de görev aldınız mı ?

Naim Zingal : Çeşiti Yerlerde Görev Alıyorum

2 sene Aydın elektrikçi ve elektronikçiler odası yönetim kurulundaydım. 5-6 ay önce bıraktım. Çünkü dükkanı oğluma devredince otomatik görevden düşüyoruz. Aynı zaman da Gazi Mustafa Kemal İlköğretim Okulunun aile birliği başkanıydım. Çıraklık eğitim de aynı şekilde görev aldım ve alıyorum.

Osman ÇELİKKOL : Bu arada Kızılay Bronz Madalyası dikkatimi çekti. Nasıl aldınız ?

Naim Zingal :  Altın Madalya Veriyorlar

Kızılay’a 3 ayda bir kan veriyorum. Ben 15-16 kere verdim şuan da. Sonra bu madalyayı verdiler. 30’u geçtiğin zaman altın madalya veriyorlar. Daha sonra plaket veriyorlar. Zaten bu madalyanın maddi bir değeri değil de manevi bir değeri var bende.

Osman ÇELİKKOL : Aynı zamanda eski zamanlardan kalma radyolar var dükkanınızda. Aileden kalma mı bunlar ?

Naim Zingal :  Almaya Geldiler Vermedim

Aslında ustamdan geçen bir hastalık diyebiliriz. Bu hobi Emin Ustamdan geçti bana. Radyolar, saatler. Mesela şuradaki yayık ninemden kalma. Ninem vefat edeli 18-19 sene oldu. Bu yayık da 50-60 senelik var. Hala daha sapasağlam duruyor. Çocukken biz köye giderdik. O zamanlar bu yayıkları çaya bırakırlardı. Sabaha kadar şişerdi. Sonra ninelerimiz, annelerimiz gider ayran yaparlardı bunlarda. Şimdi makinalar çıktı. Ama şu yayıkta yapılan ayran ile makinede yapılan ayranın tadı, lezzeti bir değil. Bunları benden almak için dışarıdan gelenler bile oldu ama vermedim. 

Röportaj : Osman ÇELİKKOL

_dsc2992.jpg_dsc2997.jpgmanset-010.jpg

Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 6821 defa okunmuştur
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Aydın Özel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0544 8148480 | Haber Yazılımı: CM Bilişim