• Aydın17 °C
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Nedim KAPLAN :  Çiftçilerimiz Desteklenen Ürünlere Yönlenmelidirler +-
21 Aralık 2016 Çarşamba 17:15

Nedim KAPLAN : Çiftçilerimiz Desteklenen Ürünlere Yönlenmelidirler +-

AydınÖzel Gazetesi Muhabiri Osman ÇELİKKOL Koçarlı-Bağarası Sulama Birliği Başkanı Nedim KAPLAN ile Çok Özel Röportaj Gerçekleştirdi.

AydınÖzel Gazetesi Muhabiri Osman ÇELİKKOL Koçarlı-Bağarası Sulama Birliği Başkanı Nedim KAPLAN ile Çok Özel Röportaj Gerçekleştirdi.

Osman ÇELİKKOL : Kendinizden bahseder misiniz ?

Nedim KAPLAN :  2004’ten Bu Yana Koçarlı – Bağarası Sulama Birliği Başkanıyım

Aydın Koçarlı doğumluyum. Aynı zamanda Koçarlı’nın yerlisiyiz. Hayatımın büyük bir bölümünü Koçarlı’da geçirdim. Sadece okul yıllarım dışarıda geçti. Ziraat Fakültesini bitirdikten sonra askerlik ve Koçarlı’da tarım zirai ilaç satışı, 2002’den beri aktif siyaset ve 2004’ten bu yana da Koçarlı - Bağarası Sulama Birliği Başkanlığı yapmaktayım. Evli 3 kız çocuğu babasıyım. Gerek tarım gerek ticaret gerekse sulama birliği noktasında bu bölgede uzun yıllardır çalışmaktayım.

Osman ÇELİKKOL : Sulama Birliği kimlere ve ne hizmet veriyor ?

Nedim KAPLAN :  2002 Yılında Kuruldu

Koçarlı – Bağarası Sulama Birliği, 2002 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile kurulmuş bir birliktir. 2005 yılına kadar herhangi bir faaliyeti olmayan ve 2004 yılında da benim başkan olduğum bir birliktir. Bu birlik bölge çiftçisine; çiftçi denilince akla hep düz araziler, Menderes ovası gelir. Biz öyle düşünmüyoruz.

Nedim KAPLAN : İlk Önceliğimiz Çiftçilere Sulama Hizmeti Vermek

Gerek polikültür, modern tarım uygulanan menderes havzasındaki pamuk, buğday, mısır, ayçiçeği, karpuz, kavun ve sebze yetiştiriciliği yapılan, bunun haricinde de bölgede bunlardan daha fazla alana sahip olan yamaçlarda zeytin, incir, ceviz, kestane gibi ürünlerin bulunduğu alanlarında bulunduğu saha içerisindeki çiftçilere sulama hizmeti vermek ilk önceliğimizdir.

Nedim KAPLAN :  %75-%80 Oranlarında Sulama Durumunu Çözdük

Biz Koçarlı Bağarası Sulama Birliği sahası içerisinde Akçaova’da dahil edilmek üzere bu bölgedeki düz alanlarda modern tarım uygulanan pamuk, buğday, mısır gibi ürünlerin yetiştiği yerlerdeki sulama durumunu %75 - %80 oranlarında çözmüş bulunmaktayız. Birlik daha hızlı ve daha kolay hizmet götürebileceği yerlerdeki çiftçi kardeşlerimize ulaştırmak birinci gayesiydi ve bunu başardık.

Nedim KAPLAN : Yaban Hayatı da Desteklenmeli

2.si kamuoyunda pek dillendirilmeyen ve diğer birliklerinde bu konu üzerinde çalışmasını düşündüğüm, daha az su kaynaklarının bulunduğu , sulama imkanlarının daha kıt olduğu ancak, sulama ile verimin arttırılabileceği bu yamaçlarda ki zeytin, incir, bağcılık gibi ve diğer bir amacı da yaban hayatı destekleme adına da yamaçlarda sulama faaliyetlerini yapmalıdır. 1000 Gölet adı altında Bakanlığın bu projesi vardır. Bu bağlamda da bütün yamaçların sulanması ile üretimde artış sağlanması gerekmektedir.

Osman ÇELİKKOL : 1000 Gölet projesi burada var mı ?

Nedim KAPLAN : Hedefimiz 15 Gölet

Her yıl yapılan bir projedir. Akçaova’da 1 tane göletimiz var ve orada bir sulama hizmeti vermekteyiz. Karacaören’de de 5 köyümüze ve şebeke dışı 1-2 köyümüze de sulama hizmet vermekteyiz. Bizim hedefimiz burada 15 adet daha gölet yapılması. Bu 15 adet gölet ile de yamaçlardaki zeytinliklerin sulanması için uygun gördüğümüz ve DSİ’ye teklif sunduğumuz Koçarlı – Bağarası Sulama Birliği alanı içerisinde planlanmaktadır.

Nedim KAPLAN : Hedef 2020

3 tanesinin de ihalesi Baharcık, Kızılcabölük ve Mersinbelen’de. 2017 yılı başında inşaat ihaleleri yapılacak ve 2018 yılı içerisinde de hedef, o bölgedeki çiftçilerin zeytin, çam fıstığı, incir, bağcılık veya sebze yetiştiriciliği yapan çiftçilerin suya kavuşmasını sağlamaktır. Ülkemizin geçtiği dönemler bazen işleri aksatabiliyor, geciktirebiliyor. Ama 2019 – 2020 yılına kadar hedefimiz tüm yamaç alanlarını su rezervleri yeterli olmak kaydı ile tamamının sulanmasıdır. Birliğin bundan sonraki en önemli amacı budur.

Nedim KAPLAN : Elimizdeki İle Maksimum Alanı Sulamak

Çünkü biz ovadaki meselelerin çözüldüğünü düşünüyoruz. Bununla ilgili ihaleler yapıldı ve her noktaya su ulaştırılabiliyor. Artık ulaşılamayan ve çiftçinin kendi imkanları ile su temin edemeyeceği yamaçlarda, su rezervlerinin kısıtlı olduğu alanlarda, DSİ tarafından uygun görülen, tespit edilen alanlarda da göletler yaparak, o bölge çiftçisine hizmet etmek bizim birinci önceliğimiz. Mevcut su rezervlerinin veya su stoklarının yapılabileceği bütün alanların tamamı değerlendirilerek sulanabilir maksimum alanı sulamak. Eğer su yoksa yapabileceğiniz de pek bir şey yok.

Osman ÇELİKKOL : Koçarlı – Bağarası Sulama Birliği sahası nereleri kapsıyor ?

Nedim KAPLAN : En Fazla Metrekare Alanına Sahip Sulama Birliğidir

Aydın’ın en fazla metrekare alanına sahip sulama birliğidir. Ancak burada Devlet eli ile yapılan çok sınırlı işler var. İnşallah şu son ihaleden sonra ve bu konudaki yatırımlardan sonra en fazla sulanabilir alan sahip biz olacağız. Uzunluk olarak Akçaovadan Bafa Gölü’ne kadar olan 130 kilometrelik bir alanda hizmet veriyoruz. Son 10 yılda da en hızlı gelişen, büyüyen ve yeni sahaları bünyesine katan birlik Koçarlı – Bağarası Sulama Birliğidir. Bunları yaparken de herhangi bir borçlanmaya girmeden kendi öz kaynakları ile yatırımlarını yapan ve çiftçiye hizmet götüren bir birliktir.

Osman ÇELİKKOL : Koçarlı – Bağarası Sulama Birliği olarak geçmişte yapılmış ve önümüzdeki zamanlarda yapılması planlan projelerden bahseder misiniz ?

Nedim KAPLAN : Akçaova Bize Devredildi

15 adet gölet projemiz var. Bunların yerlerinin tespiti yapıldı. Şuanda proje aşamasında. Biraz öncede söylediğim gibi 3’ünün ihalesi yapılacak. Geçen yıl Akçaova Bakanlık tarafından bize devir teslimi yapıldı. Bu Akçaovada da şebeke kötüydü. Bu konuda DSİ’den bir talebimiz olmuştu ve uygun görüldü.

Nedim KAPLAN : Akçaova Projesi Sezon Öncesi Yetişecek

Çok kısa bir süre sonra 800 bin TL’lik güzel bir ihale yaptılar. Şebekeyi yeniliyorlar. Şebeke dışı su talep eden köylülerimiz var. Bunların meyve bahçeleri var. Hayvancılık yapıyorlar ve evlerinin önünde sebze yetiştiriyorlar. Tabi ASKİ su faturaları yüksek olduğu için bu sulamalar çok pahalıya mal oluyordu. Köy içi şebekeler yaparak o çiftçilerimizin, o köylülerimizin ihtiyaçlarını gidermek için 150 bin TL’lik ek bir proje bugünlerde yapılıyor. Bu Akçaovadaki projemizde sezon öncesine yetişecek.

Nedim KAPLAN : Karacaören İçinde Bir Talebimiz Oldu

Yine o çevrede bulunan birkaç köyümüz var. Onlar içinde bir projemiz var. 2017 başlarında ihalesi yapılacak ve oradaki meseleyi de bu şekilde çözeceğiz. Karacaören’de 30 metre set yüksekliği planlanırken geçmişte yapıldığı tarihlerde 13 metre set yüksekliğinde bırakılmış ve 17 metre daha yükseltilmesi, rehabilitasyonu ve sulama şebekesinin yenilenmesi için bir talebimiz var. Bu talebimizde uygun görüldü.

Nedim KAPLAN : Üretime Destek Vermeye Çalışıyoruz

2017 yılı içerisinde DSİ Genel Müdürlüğü, Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile randevu taleplerimiz var. Bu projenin de 2017 yılı içerisinde neticelendirilip bunu da ihale ederek ve bu şekilde hizmet verdiğimiz 4-5 köy yanında, 3-4 köyümüze daha suyu ulaştırıp o bölgelerdeki üretime destek vermek istiyoruz.

Nedim KAPLAN : 146 Bin Dekar Alana Kapalı Devre Sulama Sistemi

Diğer bir projemizde Mendereste sağ sol şeridi dediğimiz Menderes’in güney kısmında kalan veya  Çine çayının Bafa gölüne kadar olan araziler yaklaşık 210 bin dekar civarında. Projede 146 bin dekar alana kapalı devre ile su ulaştırılacak denilse de ilaveler ile 210 bin dekarlık bu alana bizim amacımız kapalı devre suyu ulaştırmak. Bu 250 Milyon TL’lik bir ihale idi. Şubat ayında ihalesi yapıldı.

Nedim KAPLAN : Her Tarla Başında Vana Olacak

Bundan 3 ay öncede iş teslimi yapıldı. Şuanda ilgili firma arazide topografik çalışmalarını yapmaktadır. Bu proje ile de çiftçimiz ilk başta ucuz bir suya kavuşacak. İkinci olarak herhangi bir maliyet olmadan, akaryakıt masrafı olmadan tarlasını sulama imkanı bulacak. Her tarlanın başında tabiri caizse evdeki musluk gibi birer vana olacak. İster yağmurlama, ister damlama sulama şeklinde sulayacak. Bu sulama sistemlerine uygun bir basınç olacak.

Nedim KAPLAN : Elektrikten Tasarruf Edilecek

Üçüncü olarak temiz su ile tarlasını sulayacak. Tarıma elverişli bir su olacak. Aynı zamanda birliğimiz bu saha içerisinde pompa sistemi ile sulama yapmaktadır. Birlik giderleri içerisinde en büyük pay elektrik maliyetlerine aktarılmaktadır. Bu sefer elektrik kullanımından da tasarruf edeceğimizden dolayı birliğimizde güç kazanacak.

Nedim KAPLAN : Çiftçinin Parası Cebinde Kalacak

Bu proje ile çiftçimizin cebine 160 Milyon TL gibi bir miktar kaynak aktaracak. Çünkü akaryakıt masrafı çok fazla olmayacak, su ücretleri aşağı fiyatta olacak, damlama veya yağmurlama sulama şekli ile daha az kullanacak ve bu şekilde çiftçimizin geliri artacak. Bu proje Ege Bölgesindeki en büyük ihaledir. Bakanlık bu bölgede örnek, pilot bir uygulama yapmak istiyorlar. Türkiye’de burayı zaman zaman grupları, yurtdışından gelen grupları gezdirerek bu modern sulamanın Türkiye’nin diğer vilayetlerinde veya Dünyanın muhtelif yerlerinde yapılması noktasında örnek proje çalışmasını yürütüyorlar. Bu proje inşallah 3 yıl içerisinde tamamlanması bekleniyor.

Osman ÇELİKKOL : Bu projenin eksi yönleri yok fakat artı yönleri çok diyebiliriz değil mi ?

Nedim KAPLAN : Üniversite İle İstihare İçerisindeyiz

Bu projenin artı yönleri çok fazla. Bu konuda üniversite ile istiare içerisindeyiz. Günümüzde yapılabilecek en iyi sulama akıllı vana sistemi dediğimiz güneş enerjisi ile çalışan bir sistem. Yani çiftçi birliğe gelmeden birliğe beyan verecek. Birlikteki arkadaşımız bu beyana göre sistemden su talep edecek. Çiftçimizde sistem dahilinde vanalarını açacak.

Nedim KAPLAN : Akıllı Vana Sistemi Türkiye’de İlk Defa Kullanılacak

Hedef tam modern olmak. Yani kişi birlik görmeden bu işler yürüyecek. Tamamen elektronik ortamda, bu konuda altyapımızı da hazırladık. Ben burada söylüyorum personelimize, çiftçimiz su talep etmiş ve bu konuda beyan verdiyse, o hatta da başka bir sulama yoksa çiftçimiz suyu temin edecek. Aynı zamanda akıllı vana sistemi Türkiye’de ilk defa kullanılacak ve bakanlık bu konuda onayı da verdi. Bize düşen artık burada çiftçi eğitimleridir. Bir sonraki projemizde budur.

Nedim KAPLAN : Adnan Menderes Kent Ormanı Bakanlık Tarafından Bize Devredildi

Çiftçi eğitimleri için gerek Tarım İl Müdürlüğü gerek DSİ gerekse Sulama Birliği ortaklaşa çalışarak çiftçimize sulama konularında eğitimlerini vermek. Bu bölgemizde Adnan Menderes Kent Ormanı Bakanlık tarafından bize devredildi. 208 dekar alan içerisinde dinlenme tesisleri, kamelyaları, kafeteryaları, lokalleri olan bir yer.

Nedim KAPLAN : Çiftçi Ailesi İle Güzel Bir Gün Geçirecek ve Eğitim Alacak

Yılbaşından sonra basından arkadaşlarımızı buraya davet ederek bir tanıtım yapacağız. Burada yapmak istediğimiz çiftçinin ailesi ile birlikte gelip bir piknik yapmasını sağlamak ve aynı zamanda gerekli kurumlar ile ortaklaşa burada çiftçilerimize eğitimler vermek istiyoruz. Nasıl sulama yapılır, su bol diye çok fazla su harcanmaması gerektiğini, az su ile nasıl verimli bir sulama yapılabilir gibi grup grup çiftçilerimizin hem güzel bir gün geçirmelerini sağlayacağız hem de çiftçi eğitimini yapmış olacağız.

Nedim KAPLAN : Birliğimize Modern Bir Şantiye Kazandıracağız

İleri zamanlarda birliğimize yeni bir alan kazandırmayı düşünüyoruz. Çünkü iş makinelerimiz oldukça fazla. Ekipmanlarımız çok fazla. Bunlarla ilgili gerek kamu gerekse özel sektörden yer temin edeceğiz. İnşallah 2017 yılı içerisinde birliğimize modern bir şantiye alanı kazandırmayı hedefliyoruz. Bu şekilde daha sistematik bir proje daha yapmış olacağız.

Nedim KAPLAN : Sıfır Tolerans İle İşimizi Yapıyoruz

Diğer bir yandan birliğimizin tahsilat bölümü merkez Koçarlı, banka ve finans kurumlarına yakın; çünkü birliğimizin tahsilatları merkezde yapılıyor ve günlük olarak bankaya yatırılıyor. 0 kasa hesabı ile çalışılıyor. Elektronik ortamda fatura kesiliyor. El ile bir tahsilat söz konusu değil. Bütün makbuzlar çalışan personelimize zimmetlidir. Geçmişte değişik birliklerde suiistimalleri gördük ve bu konuda sıfır tolerans ile işimizi yapıyoruz. Bu bağlamda bir merkez ve 10-15 bin metrekare bir alan içerisinde de şantiye alanımızı tesis edeceğiz. Bunun içinde kaynağımızı ayırdık.

Osman ÇELİKKOL : Bir proje yaptınız ve proje başarılı olursa sadece Türkiye’den değil Dünyadan da gelenler olacak. Koçarlı’dayız. Bunu nasıl başardınız ?

Nedim KAPLAN : Yıllardır Taşkınlara Maruz Kalıyorduk

Ben öncelikle bir çiftçi ve ziraat mühendisiyim. Tarımın her yerinde çalıştım. Okuldan gelen bir teorik bilgim vardı ve bu teorik bilgiyi pratik ile birleştirdim. Hep idealimdi. Burası yıllardır taşkınlara maruz kalıyordu. Bu yüzden de biz geri çekilme yapıyorduk. Taşkınlar sonbahar ile birlikte erken başlıyordu ve hasat yapamıyorduk. Böyle bir sıkıntımız vardı.

Nedim KAPLAN : Çiftçi Üretim Yaparak Batıyordu

Bu bölgenin çiftçileri üretim yapıyordu fakat para kazanamıyordu. Bunun tek sebebi de taşkınlardı. Baharda yapılan bir ekimse bunlarda heba oluyordu. Kısaca özetlersek çiftçi üretim yaparak batıyordu. Bunu da gerekli kurumlara, bakanlığa, DSİ’ye üretim yaparak batıyoruz dedim. Hiç üretim yapmasak paramız cebimizde kalacak. Borca da girmeyeceğiz. Bir yandan da bu taşkınlardan dolayı borca giren çiftçilerimizin de tarlaları el değiştirdi.

Nedim KAPLAN : Islah Projesi

Bunu gören birisi olarak birinci önceliğim bu araziyi taşkınlardan korumamız gerekiyordu. Mücadele mücadele ve menderes taşlandı. Birinci ayağıydı bunun. Islah projesi şuan denize varmak üzere. Bu şekilde bizim arazilerimiz taşkınlardan kurtuldu diyebiliriz. Bir diğeri de yan dere safları da bu ek projelendirerek bu projeye dahil ettirdik. Bütün yanlardan ıslah edilecek ve bir tahliye kanalı ile menderes nehrine ulaşacak ve oradan da denize sular gidecek. Bu şekilde de tahliye meselesini çözdük.

 Nedim KAPLAN : Ardından Toplulaştırma Yapıldı

Sonraki durum ise toplulaştırma. Çünkü daha önce buranın arazi yapısı çok parçalı idi ve ulaşım meselesi çok ciddi bir sıkıntı çıkarıyordu. Teknolojinin ilerlemesi ve yeni makinelerin çıkması dolayısı ile bu yollarda yetmiyordu. Bir yandan da miras yolu ile bölüne bölüne çok parçalanmıştı. Bunun için toplulaştırılma yapılması gerekiyordu ve bu konuda da başarılı olduk. Tabi bu süreçte çok büyük dirençlerle de karşılaştık. Yol stabilizeleri vardı o da halledildi ve yaz kış sorun olmadan artık ulaşılabiliyor. Son olarak da bu kapalı devre sulama sistemi idi. Başka sulama sistemi de olabilir fakat şuan dünyada en modern sulama sistemi diyebiliriz. Nasıl evde sabah musluğu açıyorsanız burada aynı şekilde bir sistem var.

Nedim KAPLAN : Devlet Her Kuruma Yetecek Geliri Kanunlar İle Belirlemiştir

Devlet bütün kurumlarına, sulama birliğidir, belediyeler veya herhangi bir birlik, oda olabilir. Kendine yetecek gelirleri kanunlar ile belirlemiş ve onlara tahsis etmiştir. Ancak yöneticiler buraları iyi yönetirler ise çiftçiye veya o kurumun üyelerine sızlanma oluşturulmadan ödeme yapar insanlar. Ancak günümüzde siyasi ve popülist yaklaşımlarda şunu görüyoruz. Seçim kaygıları burada bence çok etkili. Bir meseleyi seçim endişe ile yaklaşırsanız orada yanlışa doğru yönelme vardır.

Nedim KAPLAN : Biz Bu İşi İyi Yapıyoruz

Siz rasyonalite, verimlilik, teknik olarak neler uygunsa ve bunu yaparsanız hiçbir sıkıntı yaşamazsınız. Bunun örneği olarak ben 2004 yılından beri buranın başkan adayı oldum ve rakip çıkmadı. Demek ki biz bu işi iyi yapıyoruz. Bakıldığı üzere bizim fiyatlarımızı 27 Kasım gibi meclis toplantımızda kararımızı aldık. Fiyat ücretlerimiz bellidir. Aydındaki emsal sulama alanlarının genelinden %20 daha ucuzdur. Bu bizde bir kaynak darlaşmasına sebebiyet vermiyor. Biz çiftçimizden veya ilgili mükelleften aldığımız ücreti ilk olarak amacında kullanıyoruz, birlik faaliyetlerinde kullanıyoruz.

Nedim KAPLAN : Genelde Bakıldığında Çoğu Kurumda Bir Mali Bozukluk Vardır

Bugün Tariş’in geçmişte yaptığı yanlış yatırımlar, odaların yaptığı popülist işler, belediyelerin yaptığı siyasi ve popülist yaklaşımlar belediye ve kurumları batırmış veya batırma noktasına getirmiştir. Genelde bakıldığında A belediye veya B oda gibi örnek vermeden baktığımızda hepsinde bir mali bozukluk vardır. Bunu derinlemesine incelendiğinde meselenin siyasi ve popülist yaklaşımlar olduğunu görürsünüz. Yoksa Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti o kuruma yetecek geliri kanunlar ile onu tahsis etmiştir.

Nedim KAPLAN : Bugün ASKİ’nin İyi Yapılanamadığı Kanaatindeyim

Bu gelirleri doğru kullanmadıkları için ya ilgili mükelleflerine yüksek faiz ile veya yüksek maliyetler ile hizmet vermek zorunda kalmışlardır. Ben bugün ASKİ’nin çok iyi yapılanamadığı düşüncesi içerisindeyim. İş ehline verilmiyor. Bölgeyi çok iyi tanımadıkları kanaatindeyim. Sınırlı sayıda kişi ile yapılacak işi tamamen siyasi gelecek endişesi ile 1 kişilik işi 4-5 kişi ile yaptıklarını gözlemliyorum. 1 araç ile yapılacak işi 3 araçla yaptıklarını gözlemliyorum. Yeterli anlamda teknik bir yapılanma olmadığını görüyorum. Çünkü siyasi olarak verilen kararlar olduğu için kişi o işe yatkın mı uygun mu gibi bir belirleme yok. Verimlilik yok. Neticede işinizi yapmadığınızda verimlilik düşüyor.

Nedim KAPLAN : Bir Fatura Geliyor ve Bakıldığında Anormal Bir Tutar

Burada ki kaynakları yani ASKİ’den aldığınız paraları ASKİ harici bir yerde kullandığınızda ASKİ’deki su fiyatları otomatik olarak yükselecektir. Maliyet hesapları ile alakalı değildir. Tamamen kaynakları doğru ve yerinde kullanmamak ile alakalıdır. Keşke ASKİ siyasi, popülist yaklaşmasa. Daha doğru insanlar ile iyi bir ekip kurarak devam etmeliler. Gördüğüm kadarı ile buraya giren insanlar maalesef ağızlarında kötü sözler söyleyerek çıkıyorlar ve bu hiç hoş bir şey değil. Adam evinde su hizmetini alıyor. Su faturasını ödemeye gidiyor. Anormal bir fatura ile karşılaşıyor. Orada da basiretsiz beceriksiz bir yönetim anlayışı ile birlikte oradan çıkan her insan maalesef kötü sözler sarf ediyorlar.

Osman ÇELİKKOL :  Bazı Vatandaşların  ‘’ASKİ’ye Ödemiş Olduğumuz Su Faturaları Önümüzdeki Ayda Tekrar Karşımıza Çıkmaktadır’’ Gibi Söylemleri Var. Bu Konudaki Görüşünüz Nedir?

Nedim KAPLAN : Sistematik Bir Yolsuzluk Olabilir

Bu önemli bir konudur. Ben bunu ilgili platformlarda dillendirdim ve dillendirmekten de imtina etmiyorum. Birincisi burada sistematik bir yolsuzluk olabilir ve iyi bir şekilde araştırılmalıdır. Çünkü bütün her şey bilgisayar üzerinden kontrol ediliyor. Ödenmesine rağmen ödenmemiş eski faturalar olarak benimde şahsımca karşılaştığım bir sorundur. Ödemiş olduğumuz fatura paralarını tekrar almasınlar diye insanlar artık otomatik ödeme talimatı vermeye başladılar. Çünkü bizim Türk toplumu ödemiş olduğu faturaları saklamazlar ve 3 ay sonra bize ya sizin ödenmemiş faturanız var denildiğinde ödemiş olduğumuz faturayı ararız ararız bulamayız. İnsanlar bu yüzden çok mağdur durumdalar. Burada ümit ediyorum ki öyle değildir. Sistematik bir usulsüzlük olabileceği noktasında bir düşüncem var.

Nedim KAPLAN : Su Fiyatları Çok Fahiş Rakamlarda

Su fiyatlarının da çok fahiş rakamlarda olduğunu gözlemliyorum. Bu da milletin sızlanmasına sebep oluyor. Yani biz Sulama Birliği olarak insanların, sızlanmaya meydan vermeyecek şekilde sulama fiyatını belirleme çaba ve gayreti içerisindeyiz. Yani bu noktada hangi konuda tasarruf yapılacak ise onu yapıyoruz. Elemanlarımızı da hatır gönül ilişkisi içerisinde değil o işi hangi eleman daha iyi yapacak ise o elemanlarla çalışma gibi bir gayretimiz var. Popülizm yapar isek hiçbir başarı elde edemeyiz ve bu kurumu batırırız.

Osman ÇELİKKOL :  Başkanım Siyasi Yönünüz Var ve Siyasi Geçmişinizden Bahseder Misiniz?

Nedim KAPLAN : Biz de 2002’den Beri Siyasi Arena da Varız

Tabi biz 2002’den beri aktif bir şekilde siyasetin içerisindeyiz. Bazen görev aldık bazen almadık ama siyaset bir yaşam biçimidir. Her insanın yakinen ilgilenmesi gerektiği bir konu olduğu düşüncesindeyim. Bizde karınca kararınca 2002’den beri siyasi arenada varız. Zaten bu çalışmalarımızı siyasetten destek alarak yaptığımız düşüncesindeyiz.

Nedim KAPLAN : Siyaset İnsanlara Hizmet Götürme Aracıdır

Siyaset insanlara hizmet götürme aracıdır. Birincisi paraya ikincisi de insanlara yön verme sanatı olduğu düşüncesindeyiz. Bu bağlamda biz siyaseti vatandaşın hizmetine yapma gayreti içerisindeyiz. Zaten Sulama Birliğindeki gelişmelerle siyaseti bir araç olarak kullanarak yaptığımız çalışmalardır ve geldiğimiz noktada bellidir. Ancak siyaseti bir ayrımcılık olarak görmememiz gerekmektedir. Sulama Birliği olarak toplumun bütün bireylerine hizmeti eşit bir şekilde götürme çabası ve gayreti içerisindeyiz.

Nedim KAPLAN : Gerekirse Kova ile Götürün

Bizim için kişinin kim olduğu, siyasi veya fikri düşüncesi, dili, dini, ırkı fark etmez o ürünün su isteyip istememesi veya o ürüne hangi aralıklarla su verilmesi gerekiyor ise bizim birincil amacımız ve personelimize verdiğimiz talimat bu noktadadır. O suyun oraya ulaştırılması hatta bazen derim ki; eğer bir yerde üründe su isteme var ise siz ona teknik olarak suyu ulaştıramıyorsanız, kova ile götürün o ürünü heba etmeyin kim olduğu çok önemli değil sözünü birlik personellerine, çalışanlarıma, sahadaki elemanlarıma söylemişimdir. Sulayın da nasıl sular iseniz sulayın demişimdir.

Nedim KAPLAN : Yeter ki Ürün Heba Olmasın

Her şeyden önce biz Ziraat Mühendisiyiz yeter ki o ürün heba olmasın. Üretimin ve paranın birinci kaynağı o tarladan çıkacak olan üründür. O ürün çıkmaz ise hiç kimse çocuğunu okutamaz, evine yakıt alamaz, ASKİ’ye su faturasını ödeyemez, kızını everemez, oğlunu da askere gönderemez ve normal standart modern hayatın gerektirdiği o ihtiyaçlarını da gideremez. Bu bağlamda durum çok önemlidir. Herkese ne kadar lazım ise bize de o kadar lazım deriz.

Osman ÇELİKKOL :  Belediyeler Çiftçinin Elinde Kalmasın Diye Bazı Ürünleri Satın Alarak Dağıttılar, Sizde Çiftçi ile İş Yapan Bir Odasınız, Çiftçi Ürününü Suladı, Yetiştirdi Ama Elinde Kaldı. Yani Satın Alıp Dağıttınız Mı? Sizin de Böyle Bir Politikanız Oldu Mu?

Nedim KAPLAN : Sembolik  Alımlar Olmamalıdır

Bunlar sembolik alımlardır. Ancak zaman zaman Uluslararası piyasaları araştırırım, zaman zaman yurt dışına giderim. Halleri gezerim ve son dönemde de Türkiye’ de de havza planı destekleme konusunda Tarım Bakanlığının bir çalışması var. Çok doğrudur ve bende bunu destekliyorum. Bu son dönemde Aydın da patates, karpuz ve narenciye de öyledir. Sembolik işler olmuştur. Tabi bunlar çiftçiyi kurtarma yönünde projeler değil bunlar tamamen popülist politikalar.

Nedim KAPLAN : Bu Bölge 5 Ürün Üzerinden Şekilleniyor

Ancak bizim şunu yapmamız lazım; popülist yaklaşımlardan ziyade bir ürün planlaması deseninin çizilmesi lazım bu bölge pamuk sahası olarak ilan edildi. Bu bölge tüm Türkiye de olduğu gibi buğday ekimine serbest bir bölgedir. Buğdaydan sonra pamuk, mısır, ayçiçeği gibi ya da dik yamaçlarda zeytin ekilebilir. Bu 5 ürün üzerinden bu bölge şekilleniyor.

Nedim KAPLAN : Zeytin Ekilen Alanlarda Tek Yıllık Bitkiler Ekilmez

Bizim okulda aldığımız eğitim çok yıllık eğer bir ürün ekecek iseniz o bölgede tek yıllık ekimlerin uygun olmaması lazım. Yani zeytin ekilen alanlarda siz tek yıllık bitki ekemezsiniz.  Yani burada kastım şu; orada buğday, pamuk ve mısır yetiştiriciliği yapamazsınız. Ancak sulama yaptığımız menderes gibi düz ovalarda da meyve bahçelerinin çok doğru olmadığı kanaatindeyiz. Burada değiştirme ve seçme şansınız var. Bakanlık bu noktada devreye girmeliydi ve girdi.

Nedim KAPLAN : Pamuk İthal Eden Bir Ülkeyiz

Yani Ziraat Odası, Belediyeler, ilgili STK’lar da ilgili birimlerden taleplerini doğru yapmalıdırlar. Biz bu noktada müdahil olduk ama Siyasi Sulama Birliği olarak değil hem ziraat Odasında olmam hem de siyasetin içinde olmam sebebi ile bu bölgede pamuk yetiştiriciliğini egemen olması gerektiği noktasında. Yani Ülkenin pamuğa ihtiyacı var çünkü biz pamuk ithal eden bir ülkeyiz. Böyle bir durumda bu bölgelerde en iyi yetişebilen ürünün pamuk olduğunu bunun arkasından buğday, onun arkasından mısırın yetiştirilmesini gayet açık bir şekilde beyan ettik. Ancak yamaçları yani zeytin ağaçlarını ayırıyorum.

Nedim KAPLAN :  Çiftçilerimiz Desteklenen Ürünlere Yönlenmelidirler

Koçarlı bölgesi bu 5 ürün üzerinde şekillendi. Yani bu bağlamda bir ürünü sembolik olarak alıp bedelsiz surette dağıtmak Ulusal Kamuoyuna veya ilgili Bakanlıklara bir mesaj olabilir. Eğer böyle ise doğrudur. Ama bunu bir siyaset malzemesi olarak belli kişilerin ürünlerini alarak ve insanlara bedelsiz olarak dağıtıyorsanız burada bir yanlış vardır. Örneğin karpuz ekimi devlet tarafından desteklenmiyor ise ekmeye gerek yok. Yani çiftçilerimiz desteklenen bu 5 ürüne yönlendirilmelidir.

Devam Edecek...

Röportaj : Osman ÇELİKKOL

_dsc5129-001.jpg_dsc5141-001.jpg

_dsc5135-001.jpg

 

Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 13490 defa okunmuştur
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Aydın Özel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0544 8148480 | Haber Yazılımı: CM Bilişim